İnovasyonu ölçümlerken doğru metrikleri kullandığınıza emin misiniz?
Çoğu yönetici, şirketini daha iyi bir yer haline getirmek ve müşterilerine yenilikçi çözümler sunmak istiyor. Bunun da yolu inovasyondan geçiyor. Başarılı bir inovasyonun ise birkaç önemli kriteri var. Sadece inovasyon için çalışacak bir ekip, onlara özel bir çalışma alanı ve hepsinden önemlisi; sürecin çok iyi bir şekilde yönetilmesi. Süreç iyi yönetilmediğinde, dünyanın en iyi ekibinden bile başarılı bir inovasyon beklemek pek de mümkün değil. İşte bu yüzden metriklere ihtiyacımız var. Steve Glaveski, Collective Campus için yazdığı makalesinde inovasyon yapmak isteyen şirketlerin metrikleri nasıl kullanabileceğini anlatıyor.
Beyin fırtınasını kontrol altında tutun
Her şeyden önce, şirketinizin inovasyon ruhuyla çalıştığına emin olmanız gerekiyor. Süreç boyunca alınan kararları ve bu kararların ne kadar sürede alındığına dikkat edin. İnovasyon hedefleyen bir şirkette, ortaya sürekli yeni fikirler çıkacaktır. Ekibiniz yeni fikirlerin üzerinde çalışmaya başlamadan önce uzun bir onay sürecinden mi geçiyor, yoksa hemen işe mi koyuluyor? Metrikler sayesinde bu durumu kolayca analiz edebilirsiniz.
Yeni fikirler demişken, metrikler sayesinde bu fikirlerin başarı ve başarısızlık oranlarını, ayrıca her bir fikir için harcadığınız enerji ve zamanı da analiz edebilirsiniz. Hangi fikirler bir sorunu çözüyor? Hangileri testlerden başarıyla geçti? Hangilerini müşterilerinize sunabilirsiniz? Tüm bu sorulara metrikleri kullanarak cevap verebilir, başarısız fikirlerden çıkardığınız derslerle yolunuza daha emin adımlarla devam edebilirsiniz.
Metrikler sayesinde inovasyon sürecinin satış rakamlarına nasıl yansıdığını ve şirketinize nasıl katkı sağladığını da ölçümleyebilirsiniz. Satışlar arttı mı, azaldı mı sorularına verecek net bir cevabınız olur. Beklediğiniz etkiyi satış rakamlarında göremiyorsanız, pazar payını kontrol etmek faydalı olabilir ve evet, metriklerle bunu da yapabilirsiniz. Sürecin başında yenilikçi ürünlerinize pazarda büyük bir ihtiyaç varken, zamanla bu potansiyel türlü sebeplerle azalmış olabilir. Metriklerle bunun kontrolünü sağlamak inovasyon sürecinize büyük katkı sağlar.
İnovasyon sürecinin uzun olacağından bahsetmiştik. Ancak metriklerin dilinden konuşacaksak bu uzunluğun rakamsal bir değeri olmalı. Yeni ürün ya da hizmetlerinizi ne zaman hayata geçirmeyi planlıyorsunuz? Sonsuz bir inovasyon döngüsüne girmek yerine bunu planlamalı ve zamanı geldiğinde inovasyon sürecini bitirebilmelisiniz. Böylece inovasyon sürecinizin başarılı mı yoksa başarısız mı olduğunu da daha net görebilirsiniz.
İnovasyondan beklentileri doğru yönetin
Başarısızlık demişken, kendinize bir de başarısızlık oranı belirlemeyi unutmayın. Çoğu büyük firma, konu inovasyon olunca başarısızlık oranlarını hayli yüksek tutarak beklentilerini minimum seviyede tutuyor. Başarısız olma ihtimalinizin yüksek olduğunu, ancak metriklerle ölçümlenip analiz edildiğinde, başarısız bir inovasyon sürecinin bile size ve şirketinize çok şey katacağını bilin.
Bir diğer önemli metrik ise; inovasyona katkı sağlayan kaynaklar. Süreç boyunca inovasyon ekibiniz, yöneticileriniz, dışarıdan hizmet aldığınız firmalar, kısacası ilişkide olduğunuz herkes bir şekilde bu sürece katkı sağlayacak. Metrikler sayesinde bu katkıların kaynağını analiz edebilir ve önceliklerinizi buna göre tekrar gözden geçirebilirsiniz. Örneğin ekip üyelerinizden 10 kişinin sürece olan katkısı diğerlerinden fazlaysa onları ödüllendirebilir, ayrıca diğer ekip üyelerinin motivasyonlarını artırmak için çalışmalar yapabilirsiniz.
Son olarak metriklerle takip ettiğiniz ve potansiyel başarısının yüksek olduğunu düşündüğünüz her fikir için, mutlaka patent almaya özen gösterin. Fikirleriniz ne kadar iyi olursa olsun, patentlerle korunmadıkça büyük risk altındalar ve bunu ihmale etmek bütün inovasyon sürecinizi olumsuz yönde etkileyebilir.